Geçen pazartesi, kızımla attım kendimi dışarıya. İstanbul kazan biz kepçe...:P
Neslihanlarla Florya'ya gittiğimiz pazar çok yorulunca, ertesi gün evde kalmaya karar vermiştik. Sonraki iki hafta da hava şartlarından dolayı evdeydik. Bu pt. Neslihan'ın misafiri olunca, bir hafta daha bekleyemedim Elifle attım kendimi dışarıya.
Uzun zamandan beri gitmek istediğim Tahtakaledeki "Şark Han"ı dolaştım. Hediyelik eşya, aksesuar vs. yi piyasadan çok çok ucuza bulabileceğim bir yer olduğu söylenmişti, gerçekten de öyleydi. Elifle gitmek çok iyi bir fikir değilmiş gerçi, onu gidince anladım. Rengarek oyuncakları, bibloları,.. görünce Elif'i yakalamak mümkün olmadı. Onun peşinde koşmaktan rahat rahat dolaşamadım. Zaten 9 katlı bir yer, gez gez bitecek gibi değil... Otobüsle de gidince taşıyamayacağım için beğendiğim şeylere sadece bakmakla yetindim. Elif'e hediye edilen birkaç şey dışında elimiz boş çıktık Şark Han'dan.
Kapalı Çarşı'yı da dolaştıktan sonra Üsküdar'a geçtik. Teyzemlerle dayımlarla uzun zamandır görüşemiyordum, onları ziyaret ettim. İş çıkışı ablam da Zeynoyla teyzemlere geldi. Güzel bir günün sonrasında akşam 21:00 gibi evde olabildim.
(Londra'dan Esra Teyzesine bu şirin mont için tekrar teşekkürler!!:))
6 Mayıs 2010 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
bazı fotolarda o kadar uut a benziyor ki elif.montu da çok yakışmış maş.daha mı mayışmasın çocuk ipekim,o kadar dolaşmaya yine iyi dayanmış maş.ist.gezimiz geldi aklıma,maş.umut o kadar küçük olmasına rağmen,bizimle 9 saat hiç yorulmadan gezmişti dimi?
Ohh maaşallah ana-kız gezin, ben de kızımı alıp kafama göre gezmek istiyorum, henüz nasip olmadı ama olur inşallah. Artık bebeklik çağları geçti, analı-kızlı programlara,hayallere geçtik çok şükür:)
Yorum Gönder